BİLAL ALTIOK/AYNUR ŞEYMA ASAN – Mars’taki jeolojik geçmişi ve süreç içinde değişen iklimi anlamaya çalışan Türk ve Amerikan bilim insanları, Burdur’un Yeşilova ilçesindeki Salda Gölü’nün su ve çökel kimyasını inceleyerek sorularına yanıt arıyor.
ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesinin (NASA) “Mars’ta yaşamı arama” çalışmalarına araştırmalarıyla katkı sunan bilim insanları, Salda Gölü’ndeki çalışmalarını sürdürüyor.
İstanbul Teknik Üniversitesinden Prof. Dr. Nurgül Balcı ve Kaliforniya Üniversitesinden Prof. Dr. Timothy Lyons’un içinde yer aldığı bilim insanlarından oluşan araştırma grubu, Salda Gölü’ne gelerek bilimsel araştırmalar için koruma altına alınan gölün Beyaz Adalar Bölgesi’nde incelemede bulundu.
Salda Gölü’nün Mars’taki jezero kraterine benzerliğinin saptanmasının ardından araştırmanın ikinci aşamasına geçen bilim insanları, Mars’ın iklim ve jeolojik geçmişini tespit etmek için Salda Gölü’nün su ve çökelinin (tortu) jeokimyasını inceleyerek numuneler alıyor.
NASA tarafından fonlanan yaklaşık 30 bilim insanının bulunduğu bir araştırma takımının liderliğini yürüten Kaliforniya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Timothy Lyons, AA muhabirine, uzun yıllar dünya ve tarihi hakkında çalışmalar yaptığını söyledi.
Lyons, gezegenlerde hatta güneş sisteminin dışında yaşam keşfetmek için dünyanın oluşum tarihini kullandığını belirterek, üzerinde çalıştığı konuların ve “Ötegezen”le ilgili keşifleri için kullandığı araştırma fonunun büyük bir kısmının NASA tarafından sağladığına değindi.
NASA’nın Mars’tan getirilmeyi planladığı örnekler olduğuna işaret eden Lyons, “Dünyada topladığımız numunelerden elde ettiğimiz veriyi, Mars’tan gelen asıl materyaller üzerinde de benzer ölçümler yaparsak ve benzerliklere ulaşırsak o zaman Mars atmosferiyle ilgili çıkarımlar yapmaya başlayabiliriz.” ifadelerini kullandı.
“Mars’ı keşfedebileceğimiz benzerlikte yerler arıyoruz. Salda bu özellikte dünyadaki en iyi yer”
Lyons, Salda Gölü’nün su kimyası, pH şartları ve Mars’takilere benzeyen kayaları nedeniyle çok özel bir yer olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
“Bu göldeki kimyasal özellikler, 3 milyar yıl önceki Mars’taki değerler gibi olabilir. Bu yüzden sık sık dünyada Mars’ı keşfedebileceğimiz benzerlikte yerler arıyoruz. Salda bu özellikte dünyadaki en iyi yer. Daha da övmek gerekirse çalıştığım NASA topluluğunda, özellikle de iş arkadaşlarımla yaptığım araştırma nedeniyle bu göle çok ilgimiz var. Mars’ın geçmişini ve olası ‘yaşamı’ anlayabilmek için Türk bilim insanlarıyla Salda Gölü’nde ölçümler yapmaya, teknikler geliştirmeye ve alınan numuneleri laboratuvarlarda incelemeye devam edeceğimizden uzun yıllar boyu bu göle büyük ilgi olacak.”
NASA için çalışan bilim insanlarının dünya üzerinde araştırma yaptığı birçok yer olduğuna değinen Lyons, “Örneğin çok kuru olduğu için Güney Amerika’daki Atacama Çölü, çok asitli olduğu için İspanya’daki Rio Tinto (kızıl nehir) ve Salda gibi diğer yerler var. Salda içlerinden en iyisi. Bu nedenle NASA bilim insanları, Türk bilim insanlarıyla çalışmak için her zaman buraya gelecek çünkü burası çok özel bir yer. Çevredeki kayalar, su kimyası, iklimi, yaşamla ilişkisi, yaşama ihtiyaç duyan ya da duymayan beyaz materyaller, yaşamı gerektiren ya da gerektirmeyen yapısı nedeniyle çok özel.” diye konuştu.
Lyons, Salda Gölü ve çevresini doğal şartlarından uzaklaştıran büyük oranda değişim olmasına izin verilirse gölü göl yapan doğal şartlardan kopmaya başlayacağı uyarısında bulunarak, gölün Mars çalışmalarına daha çok katkı sağlaması için iyi korunması gerektiğine işaret etti.
Türkiye’nin göl çevresinde aldığı koruma önlemlerini gördüğü için mutlu olduğunu dile getiren Lyons, gelecek nesillerdeki bilim insanlarının da gölden faydalanması için ziyaretçilerin burayı bulduğu gibi bırakmasının ve burada hiçbir şeyi değiştirmeden kontrollü ziyaret etmelerinin sağlanmasının önemli olduğunun altını çizdi.
“Veriler arttıkça Salda’nın önemi daha da ortaya çıkıyor”
İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Jeomikrobiyoloji- Biyojeokimya Araştırma Grubu Lideri Prof. Dr. Nurgül Balcı da tüm dünyadaki bilim camiasının Salda Gölü’ne olan ilginin her geçen gün arttığını anımsattı.
Özellikle NASA’yla ilişkisi olan bilim insanlarıyla, Mars misyonundan dolayı Salda’yla ilgilendiklerini belirten Balcı, “Çalışmalarımızın ikinci aşamasında bir birikim oluşturduk. İnsanların ilgisini çekebilecek ya da Salda’nın neden önemli olduğunu Türk bilim insanları olarak ortaya koyan grup olduk. Dünyadan farklı birçok bilim insanı aslında burayla ilgileniyor. Mars’la ilgili bilgilerimiz giderek arttığı zaman buradan elde ettiğimiz verilerle karşılaştıracağımız veriler oluşuyor. Karşılaştırılacak veriler arttıkça Salda’nın önemi daha da ortaya çıkıyor.” ifadelerini kullandı.
Balcı, Prof. Dr. Lyons’la uzun zamandır birlikte çalıştıklarına değinerek, “Bu gelişimiz de farklı bir bakış açısıyla Salda’ya bakmak istedik. Çalışmalarda bir üst seviyeye geçiyoruz, daha önceki yaptığımız çalışmalarda buradaki karbonatların, Mars’taki karbonatlarla benzerliğini ortaya koyduk. Evet, birbirine benziyor bunu biliyoruz artık. Bu aşamada Salda’daki karbonatları kullanarak Mars’ın geçmişi hakkında daha fazla jeolojik bilgiyi nasıl elde ederiz. Mars’ın iklimi nasıldı, nereden su geldi, neden su bitti, su kimyası nasıldı gibi pek çok soruya cevap arıyoruz, yeni veriler elde etmeye çalışıyoruz. Bu şekilde çalışma devam ediyor, bence uzun bir süre burada bilimsel çalışmalar burada devam edecek.” değerlendirmesinde bulundu. ???????