Kafa Ayarı #68 – İnşaat Robotları ve Duvar Ören Robot Kol

Üç boyutlu yazıcıyla ev yapılır mı? Robot duvar örer mi? Bunları sormayı geçtik artık, hepsi de yapılıyor. Ama peki ne kadar iyi? İnşaat robotları pek çok kişinin radarında, üzerine eklenen duvar ören robot kol teknolojisi ve elbette bu program Kafa Ayarı olduğu için Türk insanının konuyla ilgili her türlü esprisi mevcut. Çayınızı kahvenizi aldıysanız, TurkNet sponsorluğunda yeni bir bölüme daha hoş geldiniz!

İnternet altyapınızı hemen sorgulamak için: https://bit.ly/altyapi-sorgulama

Üç boyutlu yazıcılardan plastik değil, metal hatta beton çıktı almak mümkün hale gelince gözler inşaat sektörüne yöneldi. Boruları ve ucu çimento ya da benzer inşaat malzemesi için hazırlanan üç boyutlu yazıcılar üretildi.

3D Bina yazıcısı kamyon ile sahaya getirilip modeline göre değişen sürelerde, ancak kabaca bir mesaiden yani 8 saatten kısa sürede kuruluyor. Bilgisayarda programlanan binayı inşa etmeye başlıyor. Zemin hazırlanıp, yazıcı kurulup program başlatıldıktan sonrası oldukça standart.

3D İnşaat işinde bir firma örneği…

Avantajları basit, işçi maliyeti normal inşaattaki gibi değil, bunun yerine makinenin amortismanı yani kaç inşaat dayanacağı, sahip olma maliyeti var. Bir de enerji maliyetini, nakliyeyi unutmamak gerek, bu yazıcılar sarı kola ile çalışmıyor, elektrik yakıyor. Bozulan parçası, tıkanan borusu ve elbette bozmadan kullanmak için eğitimli personeli gerekiyor. Yani işçi masraflı ama makineler de bedava değil.

İlgili firmalardan biri Cobod…

Öte yandan iş kazası ihtimallerinin çok daha düşük olduğu ve üretimin standart olduğunu görmek mümkün. Çok yüksek işçilik kalitesinde iş çıkartan işçilerin, firmaların ve bunun yaygın olduğu ülkelerin seviyesine çıkması oldukça zor gibi görünüyor. Zira 3D baskıyla inşaatta zemin temizliği, yalıtımı, ustalıkla öğrenilen pratik detaylar yok.

Ancak işçiliğin düşük kalite olduğu, denetimsiz, standartsız, kalitesizliğin çok yaygın olduğu bölgelerde bu teknikler avantajlı olabilir. Zira üst kalite detaylara zaten erişemeyeceğiniz yerde, en azından asgari standartları yakalamak bile büyük bir gelişme. Bu açıdan gelişmiş ülkelerden çok gelişmemiş ülkelerde inşaat kalitesini artırma konusunda daha çok potansiyel var diyebiliriz.

Elbette olay sadece kalite ve kalitesizlikten ibaret değil, işçi de sınırlı bir kaynak, makine de. Acil durumlarda, insan kaynağının da azaldığı durumlarda, deprem ve doğal afet gibi durumlarda da bu teknikler işe yarayacaktır.

Bir işin daha yaratıcı kısmı var, duvarlar düz olmak zorunda değil. Kavisli, dairesel ya da açılı duvarlar, çok katmanlı ya da boşluklu duvar türleri ile akustik açıdan da amaca uygun bir inşaat yapmak mümkün. Ses yalıtımı ya da dağılımı, termal tasarım veya daha az malzeme kullanarak, daha sağlam gemotrik şekillerde yapılar oluşturma seçenekleri var. Cobod diye bir firma rüzgar türbini tabanını 3D baskı ile yapıyor, makine üretiyor. Peri Group ve daha pek çok büyük inşaat şirketi, kendi içlerinde 3D inşaat bölümleri oluşturdu bile.

Hatta Türkiye de bu konuda çağı gayet yakalamış durumda, İSTON daha önce Türkiye’de 3D yazıcıyla ev inşa etti. Üç oda bir salon bir evi İstanbul’da Tuzla’da bir haftada yaptılar. Burada 15 gün olacak inşaatı iki yazıcıyla yarı süreye de düşürdüler. İTÜ’de bu duvarların ısı yalıtımı açısından ve sağlamlık açısından da kalite standartlarını karşıladığı doğrulanmış.

İSTON 3D YAZICI TEKNOLOJİSİ – İBB HABER – YouTube

Şimdi esas yeniliğie gelelim, robotların duvar örmesi! Son birkaç yılda gittikçe hızlanan ve gelişen bir alan bu. Bir metrekare duvarı bir işçi kaça, bir robot kaça örüyor? Ne hızda, ne kalitede? İş ekonomik bir yarış halini bazı yerlerde almaya başladı.

Hadrian X adını Roma İmparatoru Hadrian’ın bugünün İngiltere’sinde yer alan Hadrian Duvarı’ndan alıyor. Hoşuma gitti, robotik inşaat konusunda gördüğüm en hızlı tasarımlardan bir tanesini yapmışlar.

3D CAD dosyasına ne yazdıysanız onu inşa ediyor. Kendi iri tuğlaları var, bunları alıyor, içinde çeviriyor ve altına harcını sürüp yerine yerleştiriyor. Harcı şeffaf, yapıştırıcı gibi görünüyor. Klasik sıvaya alıştığımız için garip gelse de bu makine ile yapılan ilk binalar satıldı bile. Firma robotlarını satmıyor, size duvar örüyor. Yani balık tutuyor, balık tutmayı öğretmiyor diyebiliriz. Elbette herkes kendi robotlarını yapabilir, satanlardan satın alabilir. Ancak bir firmanın kendisinin bu robotları yapıp, sonra hem ev inşa edip satması, hem de isteyene duvar örme hizmeti satması, bu hizmetin karlılığı konusunda dikkat çekici bir gelişme.

Sahada çok az işçi var, genellikle kontrol ediyorlar. İş kazası oranı oldukça düşük görünüyor, zira sahada dolaşan insan sayısı az, eh ihtimal de azalıyordur. Öte yandan firmanın kanallı tuğlaları standart tuğla değil. Her tür tuğla döşeyebilen sistemlere göre bir eksi gibi duruyor, ancak tuğlaların hizalı kanala sahip olması da bir artı. Nasıl derseniz daha sonra tesisat ya da kablo geçeceği zaman, çok az yerden delik açmak, sabit hatlardan döşemek ve bunları takip etmek daha mümkün. Önce yap sonra kır, sonra tekrar sıva yerine baştan kanallı bir inşaat oluyor.

Diğer yanda SAM var yani yarı otomatik taş ustası. 500.000 USD’ye satılıyor, bir usta ile birlikte çalışıyor. Usta kalite kontrole bakıyor, robot hızla duvar örüyor. Firma Construction Robotics. Aslında bu firma da Hadrian X’in ilk Hadrian tuğla örme robotunu örnek almıştı, pek çok firma bu firmaları örnek alarak kendi robot ustalarını yapıyor. Bu esnada yazılım şirketleri ve makine öğrenimi şirketleri de bu alanda geliştirme yapmanın peşinde.

Bizim işçilerin yerini bunlar tutmaz diyenler için ise MULE gibi asistanlar var. Sahada ağır şeyleri kaldırmayı ve yerleştirmeyi hızlandırıp, insanların kullanacağı araçlar konusunda da geliştirmeler devam ediyor: https://www.construction-robotics.com/mule/

Disclaimer: Programın amacı eğlencedir, işçilik maliyeti hesapları ülkeden ülkeye değişmektedir. Bazıları güncel, bazıları güncellenen değişik robotlar örnek olarak kullanılmıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir